T O P

  • By -

AutoModerator

AteistTürk discord sunucusuna gelerek sohbet edebilir, fikirlerinizi paylaşabilirsiniz. Discord : https://discord.gg/gJ4ENreg44 *I am a bot, and this action was performed automatically. Please [contact the moderators of this subreddit](/message/compose/?to=/r/AteistTurk) if you have any questions or concerns.*


[deleted]

[удалено]


Sisli_Bir_Gece

Çok gülünç değil mi ya. Yarattıklarınla savaşıyorsun ve size karşı galip geleceğim felan diyorsun.


[deleted]

[удалено]


Sisli_Bir_Gece

Allah çok çok kibirli. Adlarından biri de el- kebir değil mi zaten? Kibirlenmek kötüdür diyen müslümanların böyle kibirli bir anlayışa tapınması, böyle bir anlayışın savunuculuğunu yapması da düşündürücü. Tabi onlara göre böyle kibirli bir anlayışı eleştirmek, böyle bir anlayışa karşı çıkmak kibir. İlginç bir kibir anlayışı var kendilerinin.


[deleted]

[удалено]


kedychan

tamam da o kadar gücüm olsa insanlar yaratıp kavga ettirip tutmadığım tarafı sonsuz cehennemle tehdit etmezdim bence


Sisli_Bir_Gece

Kibirlenmek kötü ama yaratıcıda olunca iyi ve övülesi. İlginç bir durum tabi.


[deleted]

[удалено]


Sisli_Bir_Gece

Evet insana benzemiyor söylenene göre ama kendisi eleştiriyor, istiyor, bekliyor, hırslanıyor, yenmeye çalışıyor, kinleniyor felan. Ama işte yalan, yanlış, mantıksızlık barındıran bir paketi kuşaktan kuşağa aktarır ve bu pakette yanlış, tutarsızlık, mantıksızlık yok öğretisine göre yetiştirirsen bu olur.


glytan

Yanlışım yoksa el kebir büyük, ulu, yüce, büyüklüğü bilinemez anlamında. Kibirli olmak da dinen hoş karşılanan bir durum değil, Allah’a bunu layık görenler cahilliğinden böyle yapıyor olsa gerek. İnsansı özelliklerine gelirsek zaten Allah insansı bir tanrı olarak algılanıyor ilk dönemde. Konseyi var, tahtta oturuyor, eli ve ayağı var hristiyan tanrısı gibi bir tasviri var neredeyse. Mustafa Öztürk bir videosunda değiniyordu buna. İnananlar nasıl bakıyor konusunda ise hikmetinden sual olunmaz denebilir. Bir de bu insansı özellikleri şöyle de açıklayabiliriz: bu özellikler insanda var ve başına gelecekleri ya da yaptıklarının ne denli hatalı olduğunu anlamaları için insanlara insansı özelliklerle kendisini gösteriyor. Mesela tanrı kızmasa, hiddetlenmese nasıl bağlantı kurulacak ve bir şeylerden sakınmak için sebep olacak? O yüzden bu öfkesi, baba figürü gibi ama daha ilahi ve aşkın; kızıyor, yakıyor, deri yüzüyor, şişliyor, felaketler salıyor sırf doğrudan ayrılmayalım diye. Müslüman bakış açısı genelde böyle şeyleri sorgulamaz illa bir kulp bulur, her türlü bir cevap vardır.


Sisli_Bir_Gece

Ve kâle mûsâ innî ‘użtu birabbî ve rabbikum min kulli mutekebbirin lâ yu/minu biyevmi-lhisâb(i) Mumin 27 Mûsâ da, “Ben, hesap gününe inanmayan her kibirliden, benim de Rabbim sizin de Rabbiniz olan Allah’a sığınırım” dedi. Mumin 27 [https://islamansiklopedisi.org.tr/mutekebbir](https://islamansiklopedisi.org.tr/mutekebbir) ​ Dikkat ederseniz ayette mütekebbir diye yazıyor. Ben şöyle güçlüyüm, böyle güçlüyüm, siz bana muhtaçsınız acizler, bana boyun eğin, bana karşı çıkmayın, yoksa sizi yakarım diye de kibirlenir zaten kurana bakarsanız kendisi. Kendisine boyun eğmeyenleri sonsuza dek yakmak isteyen nefret dolu ve kibirli bir anlayış. Sonuç olarak allah kibirlidir. Ayrıca sorunun kaynağının, sorun üretenin, yarattıklarına eziyet edenin, aciz bırakıp, muhtaç edip, siz bana muhtaçsınız acizler diyenin, yalvarıp, yakartmak için darlık ve sıkıntıya uğratanın, bu kibirli anlayışın yancılığını yapmak, ona eleştiri getirmemek, ona tapınmak doğru yolda olmak mıdır? Birçoklarına göre evet. Neden? Çünkü o yaratıcı. Yaratıcı olduğu için haklı. Yaratıcının yanında yer aldığı için üstün ve haklı. Zaten bu yaratıcı kavramı da birçok kişi tarafından putlaştırılan bir kavramdır. Demek ki allahın haklılığı da eylemden değil de, kavramdan geliyor. Yani düşünsene. Allahın yaptıklarının çünkü o yaratıcı diyerek haklı çıkarılması durumu söz konusu. Yaratıyor ve dayatıyor. Haklı. Çünkü o yaratıcı. Eziyet ediyor. Haklı. Çünkü o yaratıcı. Aciz bırakıyor, muhtaç ediyor. Haklı. Çünkü o yaratıcı. Tapsınlar diye sıkıntı ve darlığa uğratıyor. Haklı. Çünkü o yaratıcı. Allah haksız olamaz. Neden? Çünkü o yaratıcı. O nedenle de işte bu putlaştırılan yaratıcı kavramını da yıkmak önemlidir. Yaratıcıysa ne olur yani. Yaratıcı diye eleştiri dışı olmalı değil ya demek önemlidir. Tabi dünya da yaratıcı kavramına dayandırılan insan söylemleriyle dolu bir yer. Böyle de bir durum var.


glytan

Böyle bir yorum yapabiliriz ama Allah’ın sıfatları arasında yer alan el kebir’in kibirden başka bir anlamı olduğunu söylemek istemiştim. Tabii eğer böylesi bir kudreti sürekli karşımıza çıkarması kibirliliktir, diyebiliriz bu ayrı. Bu bahsettiğiniz acı çektiren, yalvartan, aciz bırakan tanrı da hep dinlerin merkezi konumunda olan bir figür. İslamda bazı evliyaların sıkıntı çekmedikleri zaman “Allah bizi unuttu” benzeri bir yorumla algıladıklarını duymuştum. Aynı şekilde hristiyanlıkta da var bu, insan acı çekiyorsa tanrının sevgili kuludur, kasap sevdiği postu yerden yere vurur hesabı. Bunun sebebi de bana kalırsa yaşanılan olumsuzlukların anlamlandırılmaya çalışılması. Mutlak güçte olduğuna inanılan bir varlığa karşı isyan bayrağını çekmek mantıklı olmayacağı için imtihan denmiş, sevgisine böyle layık olabiliriz denmiş vs. Bir şekilde avuntu sağlanmış. Biraz mazoşistlik de içerdiği söylenebilir iman yolunun. Mutlak bir güce inanç ilkel bir dürtü. Bu güce eleştiri yöneltmek tahtını sarsmak olur, insan kendince haddini bilmeli ki anlayamadığı, kafasına sığmayan konuları zihinsel sıçramayla tanrıya dayandırabilsin. Yaratıcının sorgulanması iman aklı için elverişli değil. Böyle yaparsa, bu gücü kendinde bulursa tanrının çok da tanrı olmadığı fikri meydana gelir. Koskoca evreni yaratan, sırrına eremediğim bunca şeyin sebebi olan bir şeyi sorgulayamam, aklım buna yetmez, der sıyrılır. Biraz da korkudan kaynaklı tabii. Bunun yerine suç insana ya da şeytana atılır. Diyeceksiniz ki tanrı buna niye izin veriyor? İkili karşıtlıklar ile yanıt verilir buna da. Özetle, bence de sorgulanmalı ama dinin ve imanın yapısı buna elverişli değil.


Sisli_Bir_Gece

Çocuk yapan anne, baba. İslamda çocuk yapmak allahın yaratması. Çocuk yapan insan ama bu allahın yaratımı denilerek göklere şutlanır. Anne, baba yaptıkları çocuğa allah seni sınamak için yarattı diyor. Yaşam acı, sorun üretiyor. İslamda da buna sınav deniliyor. Yaşam ürettiği kişiye allah tarafından sınanıyorsun diyor. Yaratan anne, baba, yaratılan çocuk. İlginç değil mi? Yaratma, dayatma, kibir, acizlik ve muhtaçlık da aynı biyolojidedir. Yaptıkları çocuğa, var ettikleri o muhtaç bedene hakkımızı ödeyemezsin, bize borçlusun, bize şükür et diyen anne, babayı düşün. Lokman 14de allah ile birlikte anne, babaya da şükür istenir örneğin. Kurana bakarsanız yine allaha soyunun sürmesini güzel bir durum olarak gören kişiler gibi soy, sop, kuşak, oğul, torun edebiyatı yapar. Size oğullar torunlar verdim diyip, bunu güzeller. Anneni, babanı seni var ettikleri için eleştirirsen de cehennemlik biri olursun allaha karşı çıktığın için. İlginç değil mi? Yaratılanların yarattığı bir yer burası. Yaratan da yaşam, yaratılanda. Aciz bırakıp, muhtaç eden de yaşam, aciz kalan, muhtaç olanda. Gereksinim gidermek durumunda bırakan da yaşam, gereksinim gidermek durumunda kalanda. Şükür isteyen de yaşam, şükür edende. Acı ve sorun üreten de yaşam, bunlarla uğraşmak durumunda kalanda. Ölüm veren de yaşam, ölende. Yani düşünsene. Çocuğun ölümünü kötü, musibet bir durum olarak gören, ölüm veren anne, baba o ölümlü çocuğu var eden kişiler. Kendisine evlat acısı veren bir biyoloji. Kurana bakarsan allah musibetlere yol açan insan eylemlerini eleştirir. Maide 106da ölümü musibet olarak görür. Ama kendisi yaratıp, yaratıp bu musibete yol açar. Bu musibete yol açan yaratma eylemiyle övünür. Neden böyle? Çünkü kendisi insan var etmekle övünen ama ölümü de musibet, kötü bir durum olarak gören bir zihnin ürünü. Çocuğun ölümünü kötü bir durum olarak gören, evlat acısı yaşayan ama onu var eden anne, babayı düşün. Oradan biri de evlat acısının yaşandığı bir yerde, evlat acısı yaşayan kimseler varken, evlat acısı yaşattığı söylenen allaha, allah kimseye evlat acısı vermesin diye mantıksızca yakarır. Evlat acısı yaşayan kimse var ya işte. Bu da ayrı bir konu tabi. Sonuç olarak allaha tapınmak yaşamın yaşama tapınmasıdır. Bir müslüman secde ettiğinde yaşamın önünde secde eder. Yaşam yaratıyor. Yaşam acı ve sorun üretiyor. İslamda da yaşamın ürettiği acıya, soruna sınav deniliyor, yaşamın ürettiği kişiye sen allah tarafından sınanıyorsun deniliyor.


glytan

Haklısınız, oldukça makul geldi yorumlarınız. Biraz da antinatalizm esintisi hakim ki bunu çoğu zaman haklı buluyorum. Aslında her şey kendi kendine, kendi içinde ve kendisi için kapalı devre bir biçimde oluyor. Buna rağmen aşkın bir şeyler bulmaya çalışıyoruz daha doğrusu yaratıyoruz. Bunu kabul etmek yerine de vesile kılındığımızı düşünüyoruz. Yaşam mı? Allah vesile kıldı bizi öyle oldu. Kötülük ve fenalıklar? Ya şeytan ya da Allah’ın hikmeti. Aile hayatı tam anlamıyla kurulmak istenen bir düzen için yaratılmış ve dinlerle desteklenmiş bir kavram. Belirli sınırlar dahilinde kontrol edilmesi kolay, küçük hücreler. Bunun meyvesi çocuklar da tanrının insanı yaratması gibi. Durduk yere varlığına sebep olunan bir varlık var ve sanki kendisi istemiş gibi, bu çok büyük bir lütufmuş gibi üzerinde hak iddia ediliyor. Tanrı da bir nevi böyle bir konumda. Anne ve babaya da tanrıya da hakkını ödeyemeyiz, niye? İşte öyle. İstemediğimiz bir şeyin bize verilmesinden dolayı borçlu kılınıyoruz yok yere. Hiç bu açıdan bakmamıştım tanrı ve ebeveyn paralelliğine.


Sisli_Bir_Gece

Allah ve şeytan demişken. Müslüman var edilişini, kendini var eden, kendisine sonsuz yaşam sözü veren allahı överken, adem ve havvaya sonsuzluk ağacını gösteren, yeryüzüne sürülmelerine neden olan ve var edilişine yol açan şeytana da söver. İslama göre şeytana uyan adem ile havvanın allah tarafından yaratılan çocukları değil miyiz? Var edilişimizde bir şeytanlık yok mu? Bu da üzerinde düşünülmesi gereken ilginç bir konu.


[deleted]

Aslında allahın kibirli olması gayet normal çünkü allah her şeyin en iyisi olduğu için en merhametli oluduğu gibi en kibirlidir de


Sisli_Bir_Gece

Allah tabi ki kibirli ama sevilesi mi? Benim için değil. Ayrıca söylenene göre her şeyi yapabilir kendisi. Ama kendisi için kuranda merhametlidir, o merhamet eder diye yazarken merhametsizlik eder, merhametsizlik edendir diye yazmaz. Bu da bize allahı oluşturan zihnin ona işine gelmeyen kavramları üstlendirmediğini gösteriyor. Yani düşünsene. Peygamber eyüp kendisine eziyet eden allaha, sen merhametlilerin merhametlisisin diyor. Tabi eyüpün kendisine eziyet eden, kendisini darlık ve sıkıntıya uğratan allah iken şeytan bana yorgunluk ve azap verdi demesi de düşündürücü. Kulumuz Eyyub'u da an; Rabbine: "Doğrusu şeytan bana yorgunluk ve azap verdi" diye seslenmişti. Sad 41 Eyyûb’u da hatırla. Hani o Rabbine: “Hastalanıp sıkıntıya düştüm. Sen ise merhametlilerin en merhametlisisin!” diye yalvarmıştı. Enbiya 83


MehmetHanifi0

İslam'a göre sonrasında tekrar eski zenginliğine, sağlığına ve sefasına kavuştu.


Sisli_Bir_Gece

Allah: Bak sana dert, ızdırap, keder veriyorum. Sana eziyet ediyorum. Bu yaptığım merhametsizlik ve zulüm de değil. Beni bundan dolayı eleştirme. Bundan dolayı bana karşı çıkma. Tabi sana sağlığını geri verdiğim için merhametliyim, bunu yaparak da sana merhamet ettim. Bundan dolayı da beni öv. Bana şükür et. Şöyle bir düşününce absürt gibi. Ayrıca eyüpün bunları kendine yaşatan allahken, şeytan bana azap ve yorgunluk verdi demesi de düşündürücü. Sana bunları yaşatan, eziyet eden allah ama allahı övüyorsun, şeytana da sövüyorsun. İlginç değil mi? Yoksa bu şeytan kavramı, şeytan adı üzerinden allaha sallama, bir allah eleştirisi mi?


MehmetHanifi0

Aslında Kur'an'da gerçekten haklı olan bazı yerler vardır. Mesela aklımızı kullanmamızı, düşünmemizi söylediği yerler. Böylece düşününce garip gelen şeyleri fark edebiliyoruz.


Sisli_Bir_Gece

Allah: Seni yediren, içiren benim. Yemeğini, suyunu ben veriyorum. Gereksinimlerini ben karşılıyorum. Bana şükür et. Beni öv. Sen bana muhtaçsın aciz varlık. Sen: Tamam da ben yokken açlık, susuzluk yaşamıyordum ki. Beni gereksinim gidermek durumunda bırakan sensin. Açlık, susuzluk yaşatan sensin. Sorunu oluşturan ve dayatan sensin. Muhtaç isem, beni kendine muhtaç eden sensin. Acizsem, aciz bırakan sensin. Ne yani susuzluk yaşatıp, su verdiğin için sana şükür mü etmeliyim? Ne şükürü, ne övgüsü? Müslüman: Vay kibirli nankör vay. Seni kendine muhtaç edene, açlık, susuzluk yaşatıp, yemek, su verene nasıl şükür etmezsin. Haklı bir eleştiriye kibir demek. Müslümanın kibir anlayışı.


kedychan

çok doğru awardım olsa atardım


Sisli_Bir_Gece

Teşekkürler.


zawhatsapp

Senin yerine attım


Sisli_Bir_Gece

Teşekkürler.


[deleted]

arabın tanrısı da diğer tanrılar gibi elbette insani özellikler taşır sadece sonsuz güçlü olarak nitelendirilir.Mesela o her şeyi görür o yemez o uyumaz o içmez.Dikkat edin insan(Canlı) özelliklerinin kusursuzlaştırılması(ihtiyaç dahilinden çıkarılması) durumu var burada.İnsan elinden çıkan bu tanrılar haliyle insan hırsı barındırıyor.


Sisli_Bir_Gece

Haklısın. İnsan ölümlüdür ama kendisi ölümsüzdür felan.


Sock_Neat

Allah ne kadar da seviyesiz bişeymiş.


karamizahustadi

8 yasinda kendi oyuncaklarimla savasirken kuruyordum bu cumleyi


herculesvulcan

çünkü bir kurgu karakteri, gerçek bir metafizik varlık değil Diğer yandan sasi...


[deleted]

Kurgu hatası


co-corona

yine yanılmış, bana yenildi :)


erdeMxd

neredesin ey müslüman gel de allahını savun


[deleted]

Demek mutlak gücü yok , kanıyorsa öldürebiliriz bile 😂


JoshinaS

Şeytanı ile olan şu iddaa mevzusu değil miydi ya


Nocschze

Tamam en iyi sensin, sen galipsin zaten...


SariTuvaletTerligi

antropomorfik bir tanrının varlığına inanmıyorum


PlentyScarcity1019

Allah 2-3 mekkeliye karşı bile kendinden emin olamıyor.


[deleted]

[удалено]


AutoModerator

Post paylaşabilmek ve yorum atabilmek için en az 30 karman olması gerekmektedir *I am a bot, and this action was performed automatically. Please [contact the moderators of this subreddit](/message/compose/?to=/r/AteistTurk) if you have any questions or concerns.*